Arsa Yatırımında Çok Kazananlar Nasıl Kazandılar?
Yıllar öncesinde süt satarak geçimini sağlayan birisinin, biriktirdiği paraları ile sürekli olarak Gaziosmanpaşa-Çankaya bölgelerinden yapmış olduğu yatırımlar sayesinde 250-300 daire sahibi olarak çok zengin olduğu, yaşanmış bir yatırım hikâyesi olarak anlatılırdı bir zamanlar ya da buna benzer birçok arsa yatırımı ile zengin olma hikâyeleri birileri tarafından sürekli olarak anlatılagelirdi. Peki bu arsa yatırımı ile zengin olanlar nasıl bir yatırım yapmışlar da bu kadar büyük kazançlar elde etmişler, biraz bunu araştıralım bakalım, bunların zengin olmasını sağlayan ortak yatırım noktaları neydi, bunu biraz sorgulayalım..
Bu sütçü amcanın Seyranbağları bölgesinin o günkü şartlarında çalışarak, süt satarak kazandığı para ile o gün şehrin elit bölgesi olmaya aday olan ve bağıra bağıra gelen hemen Seyranbağları’nın bir adım ötesindeki Gaziosmanpaşa sırtlarına yaptığı yatırım ile büyük bir servetin sahibi olmasını sağlayan yatırım şartlarına bir göz atalım. Buraya küçük bir anekdot düşmek istiyorum; O günlerde ufku ve vizyonu olan!! bir tanıdığın sözleri söylenir yakın çevremde, aynen şunları söylemiş kendileri, Seyranbağları’nda dikilirken yanındaki hemşehrisi ile böbürlenerek konuşmasında, bomboş alanlar olan Gaziosmanpaşa sırtlarını işaret ederek, “ Bak hemşerim, zaman gelecek şuralar hep gecekondu olacak”.. sonra da peşinden şu muhteşem sözler dökülmüş dudaklarından, “Ben akıllı adamım hemşerim.” !!! Ufka bakın hele..
O yıllarda arsayı bilen mi vardı, arsa neydi ki? çevir senin olsun devirlerinden bir tık sonrasını düşünün, Ankara şehri yeni yeni gelişim gösteriyor, Çankaya’ya doğru kayıyor ki, yeni yeni zengin kesim Çankaya’ya doğru yerleşmeye başlamış, Çankaya sırtları şehrin önde gelen simalarına ev sahipliği yapmaya başlamış ki, herkes yönünü yavaş yavaş belirlemeye başlamışken, şehir de tarafını seçiyor ve yeni bir yıldız doğuyor Çankaya sırtlarından, o günlerin parlayan yıldızı, şehrin en elit bölgesi..
Bu devirlerde ve sonrasında arsa yatırımı ile zengin olanlara baktığımızda, hepsinin ortak noktası şehrin hızlı gelişim yönünü dikkate alarak, zenginlerin tercih ettiği bölgelerinin çok yakınlarına konuşlanmışlar ve şehrin o günlerde yoğunlaştığı Seyranbağları’ndan bir adım ötesi Gaziosmanpaşa’ya yatırım yapmışlar ki o günlerde Gaziosmanpaşa dururken Oran’a atlamamışlar, düz bir mantıkla bir adım sonrasına geçmişler ufku olan yatırımcılar, şehrin gelişimini adım adım takip etmişler ve kazanmışlar. Daha sonra Kırkkonaklar, Oran.. devam etmiş gitmiş.. Birkaç adım öteye atlayanlar ise uzunca bir süre şehrin oralara ulaşmasını beklemiş ki yaptıkları yatırım bunlara değil, çocuklarına, torunlarına yaramış, kazanmışlar ama uzun süre bekleyerek, zaman kaybetmişler. Bu durum sürekli olarak bu şekilde cereyan etmiş, akıllı arsa yatırımı yapanlar hızlı kazanmış, kimisi daha uzun sürede kazanmış, kimisi de ağzını açıp bunları izlemiş, bir m2 toprak almadan yaşamış gitmiş..
Şehrin gelişim yönüne doğru ilerleyişi ile birlikte yeni imar alanları açılmış ve şehir bu alanlar üzerinden gelişimini devam ettirmiş, en hızlı şekilde ekip biçme amacı dışındaki ihtiyaçları karşılayacak, yani yapılaşma ihtiyacı olabilecek alanlar, yapılaşma ile yüksek getiri sağlamış ve yatırımcısını zengin etmiştir.
Bugünkü Armada’nın olduğu yer, karşısındaki Ulusoy-Varan terminalinin arkasındaki “Balgat Köyü’’nün bağları imiş, şehir bir taraftan Bahçelievler taraflarından bu bölgelere, bir taraftan Çankaya-Dikmen sırtlarına doğru büyümeye devam etmiş, Konya yolu üzeri Balgat-Dikmen-Çukurambar bölgeleri gecekondu bölgeleri olarak başladığı yolculuğunu daha sonrasında genişlemeye bağlı olarak kentsel dönüşüme uğramış ve gecekondu bölgeleri yavaş yavaş modern yapılara dönüşmeye başlamış, o yıllarda Eskişehir Yolu üzerine üniversiteler konuşlanmış, bu üniversiteler aslında elit ve yeni Ankara’nın kurulması istenilen bölgelerin lokomotifi olmuş, üniversite hocaları-akademisyen kesimin bu bölgelere yakın alanlarda konuşlanmasını sağlayacak projeler inşaa edilmesinin yolunu açmıştır, diğer taraftan şehir Samsun yolu üzerinde, Keçiören-Yenimahalle bölgelerinde ve diğer bölgelerde de genişleme göstermişse de, bugünkü Eskişehir Yolu’nun temelleri Bahçelievler-Balgat hattı ile şehrin elit bölgelerinin ilk filizlendiği bölgeler olmuştur.
Mustafa Kemal Mahallesi’nde eski BM Holding’in bulunduğu bugünkü Maidan AVM’nin arsasının satılma öyküsünü duymuştum, yıllar öncesinde bu arsayı satmak için hayli çaba harcamışlar, yıllarca satamamışlar ve “sağlam bir üfürükçü hoca getirmişler satmak için”!!! ve sonunda yıllar sonra üçe beşe bakmadan bir rakama satmışlar o yıllardaki sahipleri, arkası gecekondu mahallesi tabi ki, duruma bir bakar mısınız? Bugün Ankara’nın en kıymetli yerinde olan arsa yıllarca satılmıyor ve okuyup üfletiyorlar satmak için!! Ve o günlerde o bölgelerde pozisyon alanlar, bugün çok zenginler, gerçi fazla gerilere gitmeyin daha düne kadar Mustafa Kemal Mahallesi’ndeki bugün m2 fiyatları 7-8 bin₺ lere alıcı bulan arsalar, düne kadar Sincan’da iki daire parasına satılıyordu, 10-15 daire ve altında dükkan yapılan arsaları satanlar, Sincan’dan iki daire alıyorlardı, moda olmuştu bu, birinde otururuz, birini kiraya verir geçinir gideriz diye, 10-15 yılda büyük bir servet haline gelecek arsalarının kıymetini bilemediler, tabi ki bunlar sattı da bizim işimiz alanlarla, bakın işte zengin olmak için nasıl yerlere yatırım yapılırmış ortaya çıkıyor değil mi? Aynı yıllarda birileri Çukurambar’a, Mustafa Kemal Mahallesi’ne yatırım yaparken, tıpkı bugün olduğu gibi birileri de emlakçıların uçacak-kaçacak hikayeleri ile süslediği, “Mesa Şehitali’den arsa topluyor proje başlayacakmış, Yurtçu’dan imar geçecekmiş, Çambayırı kanatlanacakmış, üniversite yapılacakmış, otoban geçecekmiş, Disneyland yapılacakmış..” şeklinde süsleme enstrümanları ile arsa yatırımı yapan kişilerin büyük kısmını tıpkı bugün olduğu gibi “Bezci Avrupa’nın en büyük avmsini yapıyor, Oyak proje başlayacak, otoban geçecek..” cek-caklarla kandırarak şehrin çok uzaklarına yatırım yaptırmış, Çukurambar, M.Kemal, Yaşamkent gibi şehrin gelişecek olan taraflarına yatırım yapanlar çok zengin olurken, diğerleri hala uçmasını kaçmasını bekledikleri arsalarına dua etmekle meşguller..
Uçmaz arkadaşım uçmaz, belki bir miktar değer artışı olur ama uçması için bir 20-30 yıla daha ihtiyacı var oraların.. Bugün uçacak yer neresi? Eskişehir Yolu hattı henüz otoban dışına taşma ihtiyacı hissetmiyor ve bir beş-on yıl daha hissetmeyecek, bu beş-on yılda da çevreyolu içinde Yaşamkent’in otobana doğru olan taraflarından İncek’e kadar olan, Dodurga otobaniçi dolacak, Bağlıca’nın çevreyoluna doğru olan boş kısımları dolacak ve sonrasında artık otoban içinde yer kalmadığı zaman otoban dışı ihtiyaç haline gelecek, o zaman müteahhitler için buralar gündeme gelecektir, bugün için müteahit firmalar otoban dışına proje başlamazlar, zira daire maliyetine arsa bedelini de koyduğunuzda 350 bin₺ üzerine çıkan maliyetlerle burada 500 bin üzerine daire satması gereken müteahit, bu fiyatlara müşteri bulamayacağı için, rantabıl olmadığını görecek, dolayısıyla otoban dışına çıkmayacaktır, daire alıcısı otoban içinde bu fiyatlara çok rahatlıkla daire bulurken, aynı paralara hiçbir sosyal imkanı, alışveriş imkanı, toplu ulaşım imkanı.. olmayan otoban dışından daire alır mı? Almaz tabi, müteahit firmalar da bunu hesaplayacağı için, buralara en az bir beş-on yıl daha çivi çakmaz..
Arsa yatırımı ile zengin olmak istiyorsanız izleminiz gereken Yolu açıklıyorum şimdi; Bugün bir daire parası ile fiyatları imarsız ham tarla olduğu zamanların dahi altına inmiş olan Dodurga’ya, Çayyolu bölgesinde alınabilecek bir daire rakamını on yıl hedefi ile yatırıp, beklemeye koyulun. İmar-parselasyon planı bozulduydu, patlıcan ekilirdi.. gibi emlakçıların karalamasını bir kenara bırakın, Yapracık’ta kaç kere planın bozulup geri yapıldığını düşündüğümüzde, Dodurga planı da birkaç yıla kadar tamamlanacak ve Çayyolu-Beytepe-İncek arasında kalan ve en az buralar kadar kıymetli olacak bölgede çok kısa sürede yapılaşma başlayacağı ve arsada yüksek kazancın da yapılaşma ile olacağı için bölgeye yatırım yapın, tıpkı geçmişte kıymetli yerlere yakın Gaziosmanpaşa, Mustafa Kemal, Çukurambar’ın kazandırdığı gibi, bugünkü kıymetli yerlerin arasında kalmış Dodurga, size iyi kazanç sağlayacaktır. Bir dönüm yer almış olsanız söylendiği gibi plan revizyonunda emsali bir miktar düşse dahi size minimum 5-6 daire getirir ki bugün bölgede kaliteli projeler yapıldığı için dairelerin 700-750bin₺ civarı alıcı bulacağı, 5-10 yıl aralığında yapıldığı düşünüldüğünde o yıllarda belki daire fiyatlarının 1-1.5 milyon olacağı hesaplandığında, bugünkü 5-600 bin₺ ile yarın 10 milyonluk gelir sağlama potansiyeli olan başka Ankara’da yer biliyor musunuz? Ben bilmiyorum.
Toparlayacak olursak, arsada zengin olmak için özellikle son dönem belediye yönetiminin yaptığı açıklamalara bakıldığında, Ankara’da zaten çok fazla imarlı alanların olması nedeniyle uzunca bir süre yeni imar alanları açılmayacağı da göz önüne alındığında bir kere kesinlikle şehrin uzaklarına ve imarsız tarlalara yatırım yapılmaması gerektiğinin altını çizerek, şehrin elit bölgelerine yakın konumdaki belirtmiş olduğumuz kıymet sırasına göre Dodurga, Belören, Hacılar, Mühye-Karataş..gibi yıllardır yazılarımızda ve soru-cevap bölümümüzde tavsiye ettiğimiz ve imar planı bozulan yarım kalmış bölgelerde mağduriyetlerin giderileceğine ve imar planlarının tamamlanacağına yönelik belediye yönetiminin açıklamaları doğrultusunda, fiyatları gevşemiş olan bu bölgelere, on yıl süre ile beklemeyi göze alarak yapacağınız yatırımlar sizi zengin edecektir, yok işte Ayaş Tekke köyü’nde imarlı arsalar varmış, Temelli’nin bilmem neresinde tarla alınır mıymış gibi gereksiz ve çooook uzun yıllar bekleyip, hiçbir getiri sağlamayacak bölgelere yatırım yapmaktansa, az miktarda paranız varsa dahi önerdiğimiz bölgelere yatırım yaparsanız, geçmişten günümüze arsadan çok kazanalar gibi sizler de kazanırsınız. Uzunca bir süre imar yapılmayacağının tekrar tekrar altını çizerek, kimsenin bilmediği bölgelere imar geçeceği beklentisiyle yatırım tavsiye edenlere kanmamanızı belirtiyor,
Herkese saygılar sunuyorum.
